Blogger Ve Wordpress Tema Arşivi

Oyun sevenler için oldukça sevilen ve merakla beklenen pes 2013 oyununun en sonunda demosu çıktı. Benim gibi :) pes tutkunu olanlar için çok güzel bir haber.

Oldukça gerçekçi bir görünüme sahip olan pes 2013 her zaman olduğu gibi yine beklentiler fazlasıyla karşılayacağa benziyor. 1 GB büyüklüğe sahip olan oyunda ise takımlar şu şekilde;

Fluminense
Santos FC
Sc International
Flamengo




Oyunda yer alan milli takımlar ise şu şekilde;

Almanya
Italya
Ingiltere
Portekiz

Ayrıca oyunda lisanslı takım ve oyuncu sayısı ise Fifa'nın gerisinde kalacağa benziyor. Her sene rekabet yaşayan pes ve fifa bu yılda oldukça yoğun bir şekilde rekabet yaşayacaklara da benziyor. Bakalım kim kazanacak. Bunu ilerleyen zaman gösterecek. Pes 2013 demosunu bilgisayarınıza indirmek için TIKLAYINIZ!

Aşağıda yer alan tanıtım videosu da oldukça güzel izlemenizi tavsiye ederim. Ayrıca yorumlarınızı da bekliyorum :)

Bazılarına göre Pinterest balonu sönmüş gibi durabilir ama ben, kendim kullanmasam da Pintrerest’in sağlam bir kullanıcı kitlesi olduğunu gözlemliyorum.Önümüzdeki bir kaç gün içinde sosyal paylaşım butonlarım arasına Pin It butonuna ekleyeceğim ama bu kez bir deişiklik yapıp kullanmaya başlamadan önce paylaşayım dedim.

 

 

Öncelikle kodu nereye ekleyeceğinizden bahsedeyim.Ben sosyal paylaşım butonlarını yazının sonuna yerleşirmenin daha doğru olduğunu düşündüğüm için size de şablonunuzdaki <div class='post-footer'> kodunun hemen altına eklemenizi öneririm.Eklemeniz gereken kodlar ise şunlar:

 

<b:if cond='data:blog.pageType == &quot;item&quot;'>
<a class='pin-it-button' count-layout='horizontal' expr:href='&quot;http://pinterest.com/pin/create/button/?url=&quot; + data:post.url'>Pin It Now!</a>
<a href='javascript:void(run_pinmarklet())' style='margin-left:-93px; width:43px; height:20px; display:inline-block;'/>
<script src='http://assets.pinterest.com/js/pinit.js' type='text/javascript'/>
<script type='text/javascript'>
function run_pinmarklet() {
var e=document.createElement(&#39;script&#39;); e.setAttribute(&#39;type&#39;,&#39;text/javascript&#39;);
e.setAttribute(&#39;charset&#39;,&#39;UTF-8&#39;);
e.setAttribute(&#39;src&#39;,&#39;http://assets.pinterest.com/js/pinmarklet.js?r=&#39; + Math.random()*99999999);
document.body.appendChild(e);
}
</script>
</b:if>

 

Buton kayıt sayfasının içine girdiğinide gözükecektir.Butona basınca eğer yazıda bir görsel varsa o görsel otomatik olarak tanınacak ve pinterest hesabınızla bağlantı kurularak seçmiş olduğunuz bir panoya pinlenecektir.

Dünya da en çok kullanılan sistemlerden biri olan Blogger'da her geçen gün yeni bloglar açılıyor. Blogger'ı en avantajlı kılansa ücretsiz olması ve Google gibi arkasında güçlü bir yapının bulunması.

Dediğim gibi blogger ile hemen hemen her gün yeni bir blog açılıyor. Açılan bu bloglardan bazılarında ise son yıllarda oldukça moda haline gelen Türkçe karakter kullanımı da oldukça artmış durumda.Eğer siz de blogger ile yeni bir blog sitesi açmak ve içerisinde de Türkçe karakter olmasını istiyorsanız bunu yapmak oldukça basit bir işlem arkadaşlar.

IDN Çeviriciler sayesinde girmiş olduğunuz karakterlerin ASCII karşılığını alırsınız. Bu şekilde istediğiniz karakterdeki domain ismini de ulaşmış olursunuz. Idn çevirici için şu adresi kullanabilirsiniz. Bir de arkadaşlar bu işlemin seo kısmı var. Türkçe karakter olarak alınan bir domainin sizlere seo açısında fayda ya da zarar vereceğini bilmiyorum. Ama ben bir sıkıntı olacağını sanmıyorum açıkçası. Eğer domain isminizi türkçe karakter olarak almak istiyorsanız seo konusunda size fayda ya da zarar sağlayıp sağlamayacağını mutlaka profesyonel kişilerden öğrenin derim.

Örnek olarak sitemizin ismi türkçekarakter.blogspot.com olsun bu şekilde yeni bir blog açmak istersek bize izin çıkmayacaktır ama şu şekilde bir yazım yaparsak xn--trkekarakter-mdb50a herhangi bir sorun olmadan bu domain ismini almış oluruz.




Siz de değerli düşüncelerinizi yorum kısmından benimle paylaşabilirsiniz.

Ülkemizde blog yazarlığı ne kadar hızla da artsa, bloglar arası kardeşlik bir türlü artmak bilmiyor. Nedendir bilinmez yazarlar aynen alıp kopyaladıkları içeriklere dahi kaynak göstermekten korkar oldular. Ama bu şekilde ülkemiz de blog yazarlığı artmaz aksine geriye gider.

Ben daha önce bloglar arasında bir bağ kurmak ve blog sahiplerininde birbirleriyle tanışmalarına yardımcı olmak adına sitemde kardeş blog uygulaması başlatmıştım. Ama çeşitli sebeplerden dolayı bunu iptal etmek zorunda kaldım. Son zamanlar da yine bir şeyler düşünüyorum. Bunlardan biri de sitemde yer alan kısımlara reklam alanları eklemek ve beğendiğim, benim bloguma yorum yapan blogların linklerini eklemek olacak. Şu an sitemde yer alan 468*60 kısımlık yerin sahibi bloguma sürekli yorum yapan ve beni takip eden fiziktir.blogspot.com olacak. 125*125 kısımlık reklam alanları ise bloguma yorum yapanlardan ve benim sitemle paralel içerik üreten herhangi bir blog yazarı arkadaşın sitesi olacak ve reklam 1 ay boyunca sitemde kalacak. Aklınıza şöyle bir soru gelebilir." Peki, biz kendi sitemiz de Celil Bayer' e link vereceğiz mi? " Bunu zorunlu tutmuyorum. İster verin ister vermeyin. Size kalmış arkadaşlar.

Bu konuda ki hedeflerim ise blogların birbirlerinin ziyaretçilerini paylaşmalarını sağlamak, backlink kazanmak ve kazandırmak, blog yazarlarının birbirleriyle tanışmalarını sağlamak gibi hedeflerim var. Benim bu konuda söyleyeceklerim bu kadar. Siz de düşüncelerinizi hiç çekinmeden yorum kısmından paylaşabilirsiniz.

Blog yazmak başlı başına büyük bir sabır ve emek isteyen bir iş. Bazı arkadaşlar nedense blog yazmayı çok hafife alıyorlar. Bence blog yazmak çok zor bir iş. Bu işi yapmak isteyen kişi oldukça hevesli olmalı diye düşünüyorum.

Neyse gelelim blog yazarları için altın tavsiyeye :) Birçok kişi seo diye düşünebilir, özgün içerik diye düşünebilir. Ama benim için altın tavsiye motivasyon! Son günlerde paylaşmak istediğim, yazmak istediğim bir çok konu var ama motivasyon eksikliğinden dolayı yazamıyorum :) Yaz mevsiminin bunaltıcı sıcaklarının da motivasyonumu kaybetmemde etkili olduğunu düşünüyorum. Siz de eğer blog yazmak istiyorsanız ya da yazıyorsanız motivasyonunuzu yüksek tutun. Eğer motivasyonunuz yüksek olursa, zaten blogunuz için gerekli olan özgün içeriği yazabilirsiniz.

Peki, motivasyonunuz neden düşebilir?

--Eğer blogunuza gündüz saatlerinde yeterince zaman ayıramıyor ve bunu geceye bırakıyorsanız bu durum siz de motivasyon eksikliğine sebep olabilir. Çünkü gece saatleri oldukça yorucu olabiliyor. Ben genellikle gece küçük notlar alarak yazacağım yazıyı planlarım ve gündüz boş bir anımda yazarım. Hem daha rahat oluyor hem de güzel bir yazı ortaya çıkıyor.

--Sitenize gelen ziyaretçi sayınız düşük ise bu sizi kötü etkileyebilir. Ama blog yazmayı sevdiğiniz için :) ziyaretçi sayınızın düşük olması sizin motivasyonunuzu asla kaybettirmemeli.

--Yazacağınız konuyu sürekli düşünmeyin derim. Aklınıza bir konu gelirse bunu küçük notlar halinde yazın. Daha sonra ise bu küçük notlar zaten uzun bir makale olacaktır. Eğer konu aklınıza gelir gelmez, yazı yazmaya çalışır ve daha sonra aklınıza bir şey gelmezse yine motivasyonunuz düşebilir. Bu konuda söyleyeceklerim bu kadar siz de düşüncelerinizi belirtmek isterseniz yorum bölümünden belirtebilirsiniz.

Elimden geldiğince kaliteli paylaşımlar yapmaya çalışıyorum. Umarım başarılıda oluyorumdur. Şimdilik kendinize iyi bakın. Hepinize iyi bloglamalar…

Bu güne kadar gördüğünüz en orjinal Blogger temasıyla tanışmaya hazır mısınız? Giriş cümlesi size çok iddialı gelmiş olabililr ama temayı test edip özelliklerini görünce bana hak vereceksiniz.

 

Aslında premium olan bu tema ilk kodlandığında yanlış hatırlamıyorsam $20 civarında bir fiyata satılıyordu.Sonra ne oldu bilmiyorum temanın yapımcısı ücretsiz dağıtmaya karar verdi.İşte bu temanın özellikleri:

• ThumbCropper: Bildiğiniz gibi normal temalarda ana sayfada yazıya ait resmin thumbnail şeklinde küçültülmüş haki gözükür.Bu temada kullanılan ThumbCropper aracı sayesinde yazının içerisindeki resim kırpılarak ana sayfada gözükür.
• Sonsuz Scroll: Twitter2da ve bazı sitelerde sayfanın altında daha fazla diye bir buton yer alır ve o butona tıkladığınızda sayfaya yeni öğeler eklenerek saşağı doğru ayar.İşte bu temada da ileri-geri veya numaralı sayfa geçişleri yerine bu özellik kullanılmış.
• 2 Renk Seçeneği: Temayı indirdiğinizde zip dosyasının içinde açık ve koyu renk seçenekleri için 2 adet .xml dosyası bulacaksınız.Eğer beyaz versiyonunu tercih etmiyorsanız gri versiyonunu da kullanabilirsiniz.
• Tarayıcı uyumluluğu: Temalarda yaşanan en büyük sorulardan biridir farklı tarayıcılarda düzgün çalışmaması.Bu tema tarayıcı uyumlu olduğu için tüm tarayıcılarda sorunsuz çalışmaktadır.

 

 

 

         

 

Demosuna da baktıysanız bu temayı neden bu kadar övdüğümü anlamışsınızdır.Fotoğraf ağırlıklı blog yazanlar veya blogunu portföy gibi kullananlar için bu şiddetle tavsiye ediyorum bu temayı.Gördüüm tek zayıf tarafı ise sanırım yorum bölümü.

Burada paylaşacağım eklentide Twitter, Facebook ve Google’a ait paylaşım düğmelerini CSS srprite özelliğinden faydalanarak ayrı ayrı kutulara koyarak blog yazılarımızın sonuna yerleştireceğiz.Oldukça şık ve dikkat çekici olduğunu düşündüğüm bu sosyal paylaşım kutularını yazılarınızın sosyal medyada paylaşım sayısını arttıracaktır.

 

 

Eklentiyi blogunuza eklemek için şablonunuzdan  <div class='post-footer'> kodunu bulun ve hemen altına aşağıdaki kodları ekleyin.

 

<b:if cond='data:blog.pageType == &quot;item&quot;'>
<style>
.promote_post_bg {
    height: 103px;
    background: url(https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhfafX8pO_ZP3BjClqi0BJXANWwgTgcp3o84HrjX9c-6PXrQXJ2UjE7Nl2iLQmefV1FrxK3-zG-DwNTezK5PQIV5QVjKj4n7m11Memw4bJWEnIvGuDY2tXbPeptxT-60A4Dt-EAci6BMUw/s516/paylas.png) 0 -7px no-repeat;
    width: 500px;
    margin-left: 65px;}
.promote_twitter {
    width: 130px;
    height: 38px;
    float: left;
    margin: 0 39px 0 0;
    padding: 65px 0 0 13px;
    text-align: center;}
.promote_facebook {
    width: 115px;
    height: 40px;
    float: left;
    margin: 0 39px 0 0;
    padding: 63px 0 0 28px;
    text-align: center;}
.promote_google {
    width: 65px;
    height: 40px;
    float: left;
    margin: 0 39px 0 0;
    padding: 65px 0 0 28px;
    text-align: center;
}
</style>
</b:if>
<div class='promote_post_bg'>
<div class='promote_twitter'>
<a class='twitter-share-button' data-via='helperblogger' href='https://twitter.com/share'>Tweet</a>
<script>
                !
                function (d, s, id) {
                    var js, fjs = d.getElementsByTagName(s)[0];
                    if (!d.getElementById(id)) {
                        js = d.createElement(s);
                        js.id = id;
                        js.src = &quot;//platform.twitter.com/widgets.js&quot;;
                        fjs.parentNode.insertBefore(js, fjs);
                    }
                }(document, &quot;script&quot;, &quot;twitter-wjs&quot;);
           
</script></div>
<div class='promote_facebook'>
<fb:like action='like' colorscheme='light' expr:href='data:post.canonicalUrl' font='verdana' layout='button_count' send='false' show_faces='false'/>
<div>
<b:if cond='data:post.isFirstPost'>
<script>
                        (function (d) {
                            var js, id = &#39;facebook-jssdk&#39;;
                            if (d.getElementById(id)) {
                                return;
                            }
                            js = d.createElement(&#39;script&#39;);
                            js.id = id;
                            js.async = true;
                            js.src = &quot;//connect.facebook.net/en_US/all.js#xfbml=1&quot;;
                            d.getElementsByTagName(&#39;head&#39;)[0].appendChild(js);
                        }(document));
                   
</script>
</b:if></div>
</div>
<div class='promote_google'>
<g:plusone annotation='none' size='medium'/>
<script type='text/javascript'>
                (function () {
                    var po = document.createElement(&#39;script&#39;);
                    po.type = &#39;text/javascript&#39;;
                    po.async = true;
                    po.src = &#39;https://apis.google.com/js/plusone.js&#39;;
                    var s = document.getElementsByTagName(&#39;script&#39;)[0];
                    s.parentNode.insertBefore(po, s);
                })();
           
</script></div>
</div>

 

Alternatif sosyal paylaşım butonları için şu yazılarıma göz atabilirsiniz:

• Açılan Kalp Şeklinde Sosyal Paylaşım Butonları
• Blog Yazılarınızda En Popüler Sosyal Paylaşım Butonlarını Gösterin
• Blogunuza Sosyal Paylaşım Butonları Ekleyin

Daha önceki şu yazımda sizlerle nexus 7 ve özelliklerinden bahsetmiştim. Son günler de Google Nexus 7'yi satın alanlar dan garip şekilde şikayetler geliyormuş.

Daha önce Google'ın tanıtımını yapmış olduğu Nexus 7 sizinde bildiğiniz gibi Asus ile ortaklaşa üretilen bir üründü. 4 çekirdeğe sahip olan bu güzel tablet 199 dolar gibi oldukça uygun bir fiyata satılıyor ve son günler de oldukça yoğun bir ilgi görüyor.

Ancak Nexus 7'yi satın alanlardan şikayetler gelmeye başladığını duydum. Bu şikayetlerin en başında gelenler ise, ekranın çok gevşek olduğu ve ekrana bastırıldığında ekrandan sesler geldiği yönündeydi.  Ancak bu konuda şikayette bulunanların çok kolay yöntemlerle bu şikayetlerden kurtulduklarını da öğrendim :) Bu yöntemler ise; Cihazın arkasında ekranın yerinden oynamasını engelleyen vidalar bulunuyor bu vidaların sıkılması ile sorun çözülüyor.

Bu yazıyı okuyan ve Nexus 7 kullanan arkadaşlar var ise cihaz hakkındaki görüşlerini yorum kısmından belirtirlerse çok sevinirim. Şimdilik kendinize iyi bakın hepinize iyi bloglamalar.

Aslında blog yazmanın insanlara kazandırdıkları ile ilgili bir yazı yazmayı planlamış ve taslağı oluşturmuştum.Sonra o taslağı karşıma alıp acaba Blog Hocam bana ne kazandırdı diye sordum kendime.Hazırladığım taslağı çöpe atarak bu başlığı attım ve sadece Blog Hocam’ı göz önünde bulundurarak Blog Hocam’ın bana kazandırdıklarını yazmanın daha keyifli ve ilgi çekici olduğuna karar verdim.

 

 

Zaman Yönetimi

 

Blog Hocam’ı ilk yazmayama başladığımda aklıma estikçe yazarım diye düşünmüştüm ama yazılara olan ilgiyle beraber beklenti arttıkça ben de motive olmaya ve beklentileri karşılamak adına daha sık yazmaya başladım.Yazılarla beraber gelen yorumların ve mesajların da sayısı artınca ciddi bir planlama yamaya başladım.Ne işimden ne de sosyal hayatımdan ödün vermeden blogumla ilgilenebilmek için zamanı doğru yönetmeyi ve doğru kullanmayı öğrendim sanırım.

 

Yeni Arkadaşlar

 

Blog Hocam sayesinde yüz yüze olmasa da her yaştan onlarca kişiyle sohbet etme ve tanışma imkanı buldum.Bazen  misafir yazarlık, bazen sosyal medya, bazen de iletişim formu buna vesile oldu.İyi niyetli olduğunu düşündüğüm herkese elimden geldiğince hızlı ve samimi cevap vermeye çalıştım ve bu sayede bir çok yeni arkadaşım oldu.

 

Kariyer Fırsatları

 

Bu ara başlık size komik gelebilir ama gerçekten 2-3 tane ciddi iş teklifi aldım Blog Hocam sayesinde.Eğer öğrenci olsaydım bu teklifleri değerlendirip kariyerimi çok farklı doğrultulara yönlendirebilirdim ama sorumluluklarım ve başında olduğum işim bana yeni maceralara atılma şansı vermediği için heyecanlanmama rağmen bu teklifleri reddetmek zorunda kaldım.

 

Tanınırlık

 

Blog Hocam sayesinde blogcular arasında az da olsa tanınan biri haline geldim.Forumlarda ve bazı bloglarda ismimin geçtiğini görüyorum.Bazıları benim temamdan bahsediyor, bazıları yazılarımdan.En sık rastladığım şey ise bir problemin altına yazılan “Serdar Kara (ya da Blog Hocam) sana yardımcı olur” mesajı.Bu sekilde referansla beni bulan ve e-posta ile soru soranların sayısı oldukça fazla.

 

Yeni Bilgiler

 

İlk yazılarımı okuduğumda da farkedeceksiniz Blog Hocam’a başlarken niyetim profesyonel blogculuk hakkına temel bilgiler vermekti.Ancak okuyucuların talepleri ve beklentileri blog yazarlığının yanında Blogger ile ilgili yazılar yazmaya itti beni.İlk zamanlarda Blogger konusunda aşırı bir bilgim yoktu ancak zamanla araştırdım ve öğrendim.Öğrendikçe de yazdım.Şimdi yapabildiklerime bakıyorum da epey yol katetmişim.

 

Söz Sizde

Eminim blog yazmak size de çok şey katmış ve kazandırmıştır.Bunları benimle ve diğer okuyucularla paytlaşırsanız çok sevinirim.

Bloglar Nasıl Dışa Aktarılır

Blogger'ın en güzel ve en gözde özelliklerinden biri de blogunuzu istediğiniz gibi dışarıya aktarabilirsiniz. Bu şekilde blogunuzda yer alan yazı ve yorumların da yedeğini almış olursunuz.

Bu aktarma sayesinde blogunuzun kopyasını sabit diskinize alabileceğiniz gibi, herhangi bir içeriği başka bir blogada ekleyebilirsiniz.


Blogunuzu dışarı aktarmak için Ayarlar>> Blog Araçları sekmesinden dışa aktar diyerek blogunuzu dışarı aktarabilirsiniz. Blogunuzun dışarı aktarma dosyası .xml dosyası şeklinde olacaktır.

Bloglar Nasıl İçe Aktarılır

Yayınlarınızı ve yorumlarınızı başka bir blogunuza eklemek istiyorsanız Ayarlar>>Blog Araçları sekmesinden içe aktar diyerek blogunuzun yedeğini başka bir bloga yükleyebilirsiniz. Bu işlemleri yaptıktan sonra içe aktarılan .xml dosyasında yer alan yayınlar siz kumanda panelinden onay vermeden yayınlanmaz. Ama bu işlemi otomatikte yapabilirsiniz. Yapmanız gereken blogunuzu içe aktar demeden önce Tüm içe aktarılan kayıtları otomatik olarak yayınla seçeneğinin yanında yer alan kutuyu işaretlemeniz yeterli olacaktır.

Görmüş olduğunuz gibi blogunuzu dışa aktardıktan sonra istediğiniz bir bloga tekrar yükleyebilirsiniz. Ayrıca bu şekilde blogunuz da yer alan yazıların ve yorumlarında yedeğini almış olursunuz.

“ Blogumuz için her zaman biraz daha iyisini yapmak ve en iyi içerikleri yazmak istiyoruz.
Durun bir dakika, aklıma öyle bir yazı fikri geldi ki şuanda evet! Bu yazı fikrine eminim
blogumu Ağrı dağındaki bir kurbağa okuyor olsaydı o bile Wuuuhuu diyecek ve Blogumu
kesinlikle tarayıcısının yer imlerine kaydedecek. Yeni içerik bölümüne girmeliyim ve
içeriğimi yazmalıyım ama durun bir dakika, saat gece 3,12. O zaman en iyisi yazımı şimdi
yazayım ve yarın yazımı Online oranımın yüksek olduğu bir zamanda yayına alayım. “

 

Blogcu olarak genelde başımıza böyle durumlar gelir, Hele ki öğrenciysek bu durumla
yaz aylarında o kadar çok karşı karşıya kalırız ki. Sabah aynı yazıyı incelediğimizde ise
sanki hevesimiz biraz kaçar ve yazdığımız yazının içerisinde saçmalıklar olduğunu (aslında
olmayan saçmalıklar) fark ederiz. Babam her zaman “Neyi, Nerede yapman gerektiğini
bilmiyorsun yavrum.” Derdi. Bu sözü zaman geçtikçe Blogculukla çatışmada fark ettim ve
bunun sebebini aramaya başladım.

 

 

Sorunun kaynağı düzensiz bir uyku düzenimiz olmasından kaynaklanıyor. Sabah ya da akşam bilgisayara ilk geçtiğimde neleri yaptığımı gözlemlemeye başladım ve baktım ki günümün genelini Sosyal ağlar üzerinde eğlence yada sohbet için harcıyorum, enerjim bittiğinde ise Blogum aklımada beliriveriyor ve birden bire eğlencenin bittiğinde yazmak, karalamak çizmek istiyorum.

 

Sorunumu keşfettiğimde geriye kalan tek şey çözümü üretmek oldu. Aslında çözüm gayet
basit. Öncelikle Optimize kelimesinin Türkçeye olan karşılığının en iyi şekilde kullanmak
yada ayarlamak olduğunu bilelim. Sorunum çok fazla bilgisayar başında kalmak ve geceleri
genelde uykusuz geçirmekten kaynaklanıyordu ve işte bunlar için hayatımda optimize ettiğim 5 şey.

 

#1: Yeme ve içme alışkanlığımın yanlış zamanda olması

Alakasız gibi görünse de maalesef eğer yeme ve içme saatleriniz gece geç saatlere yakınsa vücudunuz tekrardan enerji topluyor ve yazmak çizmek yerine eğlenceli bir şeyler yapmayı düşünüyor.

 

#2: Yorucu günler mi geçirdiniz?

Genelde yorucu yada sıkıcı bir gün geçirdiğinizde biraz eğlence hatta belki oyun arıyorsunuz öyle değil mi ? bunun için kendinize 15 dakikayı aşmayan bir Blog düşünme saati yaratın ve yazmak için bir şeyleri bu boşlukta düşünün.

 

#3: Çok geç saatlerde blogunuzla uğraşmak

Her blogcu öğrenci değil bazılarımız çalışıyoruz ve çoğu zaman evimize gece geç vakitte
dönüyor olabiliriz. O zaman düşünmek için ufak notlar alın boş bir zamanınızda yazınızı
yazmayı deneyin, yada yazınızı planlayarak sabah yayınlanacak bir saate ayarlayın.

 

#4: Rutin uyku alışkanlığımızın olmaması

Benim en başlıca düşmanım buydu, ve rutin uyku düzeni ile artık hem daha sağlıklıyım, daha dincim ve blogumda gerçekten gözle görülür şekilde bir ziyaretçi artışı var.

 

#5: Yatmadan önce elinize elektronik aletler almayın

Blogculuk bizim için artık bir yaşam tarzı olduğu için yatmadan önce bile bazen ne yazsam
diye düşünüyoruz ve elimize telefonumuzu alıp hemen içeriğimizi yazıp ertesi gün blogumuza aktarabiliyoruz. (kendim çok yaptım) bunun için yattığınızda elektronik aletlerle olan iletişiminizi kesin.

 

Yazar Hakkında: Burak Göç Sosyal Medya ve Bloglama konusunda kendini yetiştiren ve
şuanda Bilgeyazar – Sosyal Medya Blogunun gelişimini ve yönetimini sağlayan bir Blogging tutkunu.

Merhaba arkadaşlar sizler için uzun zamandır blogger temaları paylaşmıyordum. Daha önce bir çok blogumda kullanmış olduğum milk blue temasını sizlerle paylaşmak istedim. Tema üzerinde gerekli editlemeleri yaptığınız taktirde tema daha da güzel bir görsellik kazanıyor. Ayrıca blog sitemi daha önce ziyaret edenler varsa, bu temayı bir zamanlar kullandığımı da görmüşlerdir.

Temayı incelediğim zaman şu özellikleri ön plana çıktığını söyleyebilirim.


1) Header kısmında 728*90 büyüklüğünde reklam kısmı yer alıyor. Google reklamları yerleştirmeniz için oldukça uygun bir yer diye düşünüyorum.

2)Header kısmının hemen üstünde yer alan arama kutusu.

3)Ayrıca tema üç sütundan oluşuyor.

4) Temada daha çok mavi renkler ağırlıkta.

5)Herhangi bir içeriğe tıklandığı zaman, hemen yazının sonunda yer alan 350*250 boyutundaki reklam kısmı oldukça hoş duruyor. Bu kısma ister google reklamları isterseniz özel reklamlar yerleştirebilirsiniz.

Blogger temaları içerisinde oldukça güzel ve kullanışlı bir tema diye düşünüyorum. Umarım işinize yarar. Tema hakkındaki yorumlarınızı bekliyorum :) Hepinize kolay gelsin. İyi bloglamalar...

Günümüzde her katgeoride, her konuda yüzlerce blog var.Bir blogun başarılı olması için zlenmesi gereken yol ve strateji o blogun konusuna göre farklılıklar gösterebilir ancak bazı yöntemler vardır ki blogunuzun konusu ne olursa olsun her zaman işe yarar ve blogunuzun gelişmesine yardımcı olur.

 

 

Sevdiğininiz Ve Bildiğiniz Konuda Yazın

 

Başarının ilk şartı olarak bunu söyleyebilirim.Başarılı olmak istiyorsanız blogunuzu güncel tutmalı ve kaliteli içerik üretmelisiniz.Eğer yazdığınız konuda yeterli bilginiz yoksa ve yazarken keyif almıyorsanız bir süre snra tıkanmanız kaçınılmazdır.

 

Okuyucu Kitlenizi Tanıyın

 

Okuyucularınıza istediklerini vermek, onların blogunuza olan ilgisini korumak için okuyucu kitlenizi iyi tanıyın.Böylece ihtiyaçlarını ve beklentilerini öğrenir ve bu doğrultuda içerik üretirsiniz.

 

Sosyal Medyayı Etkili Kullanın

 

Sosyal medya sayesinde yazdığınız konuyla ilgilenen kişilere ulaşmak artık çok kolay.Sosyal medya aktif olarak hedef kitlenize ulaşın, onlarla etkileşime geçin ve blogunuzun okuyucu kitlesini genişletin.

 

Diğer Blogcularla İletişime Geçin

 

Diğer blogcular sizin rakibiniz olduğu kadar destekçiniz de olabilir.Özellikle blogunuzla aynı konuda yayın yapan diğer blog yazarlarıyla iletişime geçerek onlarla tanmışmak, arkadaşlık kurmak size çok fayda sağlayacaktır.

 

Misafir Yazar Olun

 

Blogunuzun konusuyla bir şekilde alakalı olan bloglara misafir yazar olarak hedef kitlenize kendinizi tanıtın.Backlink ve trafiğin yanında o blogcularla kuracağınız iletişim sizin en büyük kazancınız olacaktır.

 

SEO Yapın

 

Bildiğiniz gibi arama motorları blogların en önemli trafik kaynaklarıdır.Arama motorlarından gelen trafiği arttırmanın yolu ise SEO yapmaktan geçer.SEO konusunda uzmanların yazılarını okuyarak kendnizi geliştirmeye çalışın ve bazı temel teknikleri uygulayın.

 

Yazıyı bitirirken hatırlatmak istediğim şey keyif almak.Amacınız ister para kazanmak, ister popüler olmak, isterseniz de vakit geçirmek olsun mutlaka ama mutlaka keyif alın.

Uzun zamandır Blogger teması paylaşmıyordum.Sebebi takip ettiğim tema sitelerinde hep benzer temaların olmasıydı.Farklı olanları da ya beğenmiyordum ya da bir yerinde eksik görüyordum.Nihayet paylaşmaya değer güzel bir temaya rastladım.İsmi Bloom.

 

Özellikleri

• Şık arama kutusu.
• Header’da iki kademeli açılır yatay menü.
• Slayt manşet alanı.
• Sabit manşet alanı.
• İki sütunlu kayıt alanı.
• Numaralı sayfa navigasyonu.
• Resimli otomatik devamını oku eklentisi.

 

           

 

Şimdi de düzenlemeniz gereken yerlerden bahsedeyim:

 

1. Kademe Yatay Menü: Açık renk zemin üzerine olan açılır yatay menüyü kendinize göre düzenlemek için şablonun HTML kodlarında şu bölümü bulun:

 

<ul class='wpn_menu' id='menu'>
<li><a href='#'>Home</a></li>
<li><a href='#'>Get in Touch</a></li>
<li><a href='#'>HTML Elements!</a>
<ul class='children'>
<li><a href='#'>Headings</a></li>
<li><a href='#'>List Fun</a></li>
<li><a href='#'>Blockquotes!</a></li>
</ul>
</li>
<li><a href='#'>Page Templates</a>
<ul class='children'>
<li><a href='#'>Links &amp; Bookmarks</a></li>
<li><a href='#'>Lost? View Sitemap</a></li>
<li><a href='#'>No Sidebars</a></li>
</ul>
</li>
</ul>

 

Burada dikkat etmeniz gereken şey ul class='children' ile /ul arasındaki bölümün açılır menünün açılan kısmına ait olduğudur.

 

2. Kademe Yatay Menü: Hemen altındaki kinci yatay menüyü düzenlemek için de şu kodları bulun:

 

<ul class='wpn_submenu' id='submenu'>
<li><a href='#'>Culture + Celebrity</a></li>
<li><a href='#'>Fashion + Beauty</a></li>
<li><a href='#'>Food + Health</a></li>
<li><a href='#'>Travel + Nature</a>
<ul class='children'>
<li><a href='#'>Dropdown Flyout</a>
<ul class='children'>
<li><a href='#'>Child 2nd Level</a>
<ul class='children'>
<li><a href='#'>Child 3rd Level</a>
<ul class='children'>
<li><a href='#'>Child Item #1</a></li>
<li><a href='#'>Child Item #2</a></li>
<li><a href='#'>Child Item #3</a>
</li></ul></li></ul></li>
</ul>
</li>
<li><a href='#'>Dropdown Item</a>
</li></ul>
</li>
</ul>

 

Burada da her ul class='children' komutu yeni bir alt link oluşturmanızı sağlar.

 

Slayt Manşet: Menülerin hemen altındaki slayt manşeti düzenlemek için şu kodları bulun:

 

<div class='imageElement'><h2>Was &#8220;Free Willy&#8221;Better Off in Captivity?</h2><p/>
<a class='open' href='#' title='Read More'/>
<img class='full' src='https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiPHfD4EIuNAJHwrmchRWo4u1pBq2nii6FBZ25KVCBzgFEhMVL_48RKrNc2p3OuZpDPYRI4ClA8xkVoxUpX616OSmL2IBdaqpzu5o5chyk1_Tm-RPHV6623kAoBb5roGW2PXGudE_eE9TLI/s586/free-willy.jpg'/>
<img class='thumbnail'/></div>

<div class='imageElement'><h2>One for Mom,One for Mother Earth</h2><p/>
<a class='open' href='#' title='Read More'/>
<img class='full' src='https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgdWz6krXXg4NCtM4nkOIPYBGvtRgJS6hcI1r96l0yJmq4NgLgXPTXzGnlLdQKj6MTislVceVW7g39b77XetbiFao8W5brJKk787ggANWVcQ2ZHDo0z8OomhPdGmX1oCN85aRABdLs2iTO-/s586/earth.jpg'/>
<img class='thumbnail'/></div>

<div class='imageElement'><h2>Power Station Takes an Axe to Santa&#8217;s Workshop</h2><p/>
<a class='open' href='#' title='Read More'/>
<img class='full' src='https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjM700SqTbht2dOpEswUe52pq-qAYt5CkQw_itXVVkSoTa-E9ySGCW8dnFbabqX__2r6dZT6ugisBGpLUBHq2VWeKSi_1i6cFtcGkfriT10bwJMq-G8FCKdCk9hG2d8mZNZbtSDx_lze_Tb/s586/santas.jpg'/>
<img class='thumbnail'/></div>

<div class='imageElement'><h2>Ben Southall Wins Spot as Island Caretaker</h2><p/>
<a class='open' href='#' title='Read More'/>
<img class='full' src='https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhav0KuY_SZJtlCoq2J3xm9AD6Iaq0BVB6ZOYurGtIdZgkuGlURkSlxNXkoB3wg0Pek5UpCXMnpU8WJWq0qfYrDllA1ludy2NHgcNB1aiYgqC4V3toJDBtBf9obKNyilCeLws72e0kHxmdP/s586/island.jpg'/>
<img class='thumbnail'/></div>

<div class='imageElement'><h2>Australia Seeks $18 Million for Moreton Island</h2><p/>
<a class='open' href='#' title='Read More'/>
<img class='full' src='https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhFoIpT3WgIGugFUQE5bxnTeogfTIxcoOOYBQa7YTgjM6GzzU730QXeDrPKOTWOwJBrpJ5X3SCOtXSUYdSlh7jP_rhrfmvcoG9g4l4puH_Ieij1-MWTsPW1VHXllGpCYNvQhpX7_4rvqteN/s586/australia.jpg'/>
<img class='thumbnail'/></div>

 

Burada gösterilecek resimleri, o resme ait başlıkları ve resme tıklayınca açılmasını istediğiniz sayfaları belirleyeceksiniz.

 

Sabit 3’lü Manşet: Slaytın hemen altında yan yana 3 adet manşet daha var.Bunları düzenlemek için sayfa öğelerine (yerleşim) gidip Highlight1, 2 ve 3 isimli gadgetları düzenle deyin ve gösterilecek resmi, yazıyı ve linki oradan değiştirin.

Bir çok blogda mutlaka ilgili aramalar eklentisini görmüşsünüzdür. Blogger eklentileri içerisinde oldukça popüler olan bu eklenti sayesinde yazınız ile ilgili anahtar kelimeleri yazabilirsiniz. Ama şuna da dikkat etmeniz de fayda var. Eğer çok fazla anahtar kelime girerseniz siteniz seo açısından sıkıntıya düşebilir. Bundan dolayı bir kaç tane anahtar kelime yazsanız yeterli diye düşünüyorum.


İlk olarak sitenizin yedeğini aldıktan sonra HTML'yi Düzenle> Widget Şablonlarını Genişlet dedikten sonra ]]></b:skin> kodunu bulun. Daha sonra ise bulmuş olduğunuz kodun hemen üzerine aşağıda yer alan kodları ekleyin.


1. Adım:

.celil_1 {color:#444444;background:#b6cfea url(https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhhcCgvCd_zYaP8vZVrm7QLfl1SgPfe4exYv8rz1g7k0oKgH_eZr_FwSPxWfnFIBL44zr7B3G2qJbtjrn1LFObK3ivL-8yJGaJ9V0pTJ_86WgUtlBFpEr7x5ZrhElS7XbQOT-2j-5DzFEc/s1600/ilgili-aramalar.png) no-repeat 25px center;border: 4px solid #0098CA;-webkit-border-radius:5px; -moz-border-radius:5px; border-radius:5px;padding: 9px 35px 9px 65px;margin: 5px 30px;font-family: "Trebuchet MS";}

Bu kısımdan sonra yapacağınız işlem ise her yazınıza aşağıda yer alan kodu eklemeniz gerekiyor.

2.Adım:

<div class="celil_1">Arama Sonuçları: </div>

Ama bu işlem açıkça söylemek gerekirse biraz teferruatlı oluyor. Bunun da kısa bir yolu var. Ayarlar>>Biçimlendirme>>Kayıt Şablonu dedikten sonra 2.adımda yer alan kod kısmını buraya yapıştırın Bundan sonra artık her yeni kayıt gireceğiniz zaman "Arama Sonuçları" kısmı hazır bir şekilde karşınıza gelecektir. Son olarak şunu da söylemek istiyorum. 1 adımda yer alan css kodlarında istediğiniz gibi değişiklikler yaparak tasarımı kendinize göre düzenleyebilirsiniz.

Evet arkadaşlar bu konuda bu kadar. Diğer yazımda görüşünceye kadar hepinize iyi bloglamalar.

Hemen hemen herkes seo kelimesini duymuştur. Özellikle blog yazarlığı konusunda iddialı olanlar bu konuda ellerinden geldikçe kendilerini geliştirirler ve blog sitelerini yükseltmeye çalışırlar.

Makalenin başlığı biraz garip gelebilir ama aklıma böyle geldi ve yazdım sonra da değiştirmek istemedim :) Yoksa profesyonel bir seo uzmanı olduğumdan böyle bir başlık atmadım. Sadece kendime yetecek, ama sağlam olduğunu düşündüğüm bilgilerim var sizlerle de bunları paylaşmak istiyorum. İlk olarak seo nedir?

SEO Nedir?


Klasik olarak seo'nun tanımı; sitelerin arama motorları algoritmalarına uyum sağlaması için yapılan çalışmalar diyebiliriz. Günümüzde en büyük arama motoru elbette Google. Hemen hemen herkes sitesini google arama motorunda yükseltmek için uğraşıyor. Çünkü gerek ülkemizde gerek dünyada en çok tercih edilen arama motoru şüphesiz google.


Arama motorlarında yükselmek için bir çok kişi sizlere bazı yöntemler mutlaka söyleyecektir. Bunlara örnek olarak; özgün içerik, backlink, tanıtım yazısı, sosyal imleme vb. Bunların hepsi tabii ki doğru ve rüştü ispatlanmış şeyler ve bunu da kimse inkar edemez. Ben seo konusunda kendi yaptığım ufak şeylerden bahsedecek olursam; yeni açmış olduğum bir bloga temel olarak oldukça özgün makaleler girmeye özen gösteriyorum. Ayrıca yazmış olduğum makaleleri belirli bir süre için düzgün bir periyotta yazıyorum. Örnek olarak 2 günde bir yazı şeklinde. Bu şekilde ne kadar devam ettiğimi soracak olursanız; aslında kafama göre takılıyorum :) Bakıyorum ki siteme artık ziyaretçi gelmeye başlamış ve yazmış olduğum yazılarda hızlı bir indeks almaya başlamışsa bu periyotu 4-5 günde bir yazıya düşürüyorum.

Daha sonra ise elimden geldiğince diğer sitelerden backlink almaya çalışıyorum. Ama bu backlinkleri çöplük sitelerden değil, cidden özgün ve kaliteli olduğunu düşündüğüm sitelerden almaya çalışıyorum. Aradan 2-3 ay gibi bir süre geçtikten seçmiş olduğum anahtar kelimem de gözle görülen bir artış olduğunu fark ediyorum :) Zaten bu artış siteme gelen ziyaretçilerden de kısa süre içerisinde anlaşılıyor. Daha sonra ise bir kaç tanıtım yazısı alarak ve sosyal medyayı kullanarak siteme özgün içerik girmeye devam ediyorum. Son olarak aradan 4 ay gibi bir süre geçtikten sonra sitemi seçmiş olduğum anahtar kelimem de ilk sıra olmasa bile 1.sayfaya çıkarabiliyorum.

Şimdi bu yazıyı okuyan mutlaka profesyonel seo'cu arkadaşlar olacaktır :) Ben profesyonel bir seo'cu olmadığımı yazının başında da belirtmiştim zaten. Sadece blog yazarlığı işiyle ve web dünyasıyla uğraşan kişilerin bilmiş oldukları temel şeyleri paylaşmak istedim. Ama günün birinde de profesyonel bir seo'cu olurmuyum bunu da geçen zaman gösterecek. Benim temelde kullanmış olduğum yöntemler bunlar arkadaşlar. Bu konuda aslında bu yazıyı okuyan herkesin görüşlerini de merak ediyorum. Çünkü herkes farklı yöntemler deniyorlar. Sizin de bildiğiniz ve kullandığınız yöntemler var ise yorum kısmından paylaşırsanız çok sevinirim.

Umarın faydalı bir yazı olmuştur. Herkese kolay gelsin iyi bloglamalar...

Henüz kimsenin evinde bilgisayar yokken atarilerle en çok oynanan oyunlardan biri Goal 3 :) Resmen çocukluğumun oyun diyebilirim. Mutlaka sizde hatırlayacaksınızdır.

Arkadaşlarımla atari kasetlerini değiştirirdik, çarşıda o kasetçi senin bu kasetçi benim sürekli kaset alır oyun oynardık. Benim için atari de oynanan en büyük oyun Goal 3 dü. Çok fantastik ve güzel bir futbol oyunuydu. Zamanın şartlarına göre oldukça üstün özellikleri vardı aslında. Top yıldız olur kaybolurdu, adamlar yamulurdu, adamların üzerine şimşek düşerdi, top fileyi yırtar geçerdi... Vay be ne güzel günlerdi. Hatta 2 arkadaş birlikte oynayınca daha da güzel olurdu. Benim takımım İtalya'ydı :)


Şimdilerde ise artan grafik ve ses özellikleri ile artık çoğu futbol sever Pes ya da Fifa oynuyor. Tabii ki de artık goal 3 gerilerde kaldı. Ama benim çocukluğumun olduğu gibi bir çok kişinin de çocukluk oyunudur goal 3. Sebep ne olursa olsun eski günleri yad etmek güzel :)

Dünyada olduğu gibi, ülkemizde de blog yazarlığı her geçen gün popülaritesini arttırıyor. Bir çok kişi yazarlığı hobi için yaparken, bazı kişiler de bu işi para kazanmak için yapıyor. Kısacası bu iş artık meslek haline geliyor. Peki, blog yazarı nasıl davranmalıdır?

Daha önce yazmış olduğum blog açmak için niche sitelerin önemi adlı yazımda sizlere temel bilgileri vermiştim. Bu yazımda ise en iyi anahtar kelimeyi nasıl seçeriz bundan bahsetmeye çalışacağım.

Sitemize gelen ziyaretçilerin büyük bir bölümü, trafiğini arama motorlarından alır. Durum böyle olunca yapacağımız çalışmalar da buna göre olmalıdır. Eğer sitenize ziyaretçiyi kolay ve hızlı çekmek istiyorsanız arama hacminin fazla olduğu ama rekabetin düşük olduğu kelimeleri ya da kelime öbeklerini seçmelisiniz. Bu şekilde Google gibi arama motorlarında yükselme şansınız daha kolay olacaktır.

Seçecek olduğunuz kelimenin sadece, arama hacmine bakmanız yeterli değil. Bu kelimenin size ne kadar gelir getireceğini de tespit etmeniz gerekiyor. Çünkü blog sitenize artık yeterli ziyaretçi gelince gerekli reklamları yerleştirdiğiniz de size getireceği kazanç da çok önemlidir. Şimdi bu işlemleri yapmak için sizlere bildiğim bir kaç yöntemden bahsetmek istiyorum.

1)Google Kelime Aracı(Google Keyword Tool)

Google Keyword Tool aracılığıyla, istediğiniz bir kelimenin ayda kaç kez arandığını ve rekabet düzeyinin ne kadar olduğunu bulabiliriz. Ücretsizdir ve kullanımı çok kolay bir araçtır. Şunu da söylemek istiyorum. Google'da ilk sırada olan bir site ziyaretçi sayısı olarak arama hacminde yer alan dilimin ortalama %42 sini almaktadır. Kısaca 100 kişiden 42 si sitenize gelmektedir.

2)Google Trends

Google Trends sizin anahtar kelime tespitiniz de oldukça işe yarayacaktır. Bu araçta Google'da herhangi bir kelimenin zamana göre aranmasını bile tespit edebilirsiniz.

3)Google Arama Kutusu

Arama motorunda herhangi bir arama yaptığınız zaman, size sayfanın en altında başka öneriler sunar. Bu öneriler de Google'da çok aranan kelimeler demektir. Bu şekilde de kelimenin fazla aranıp aranmadığını tespit edebilirsiniz.

Benim en fazla kullandığım yöntemler bunlar.  Bu şekilde anahtar kelimemi tespit edip, istediğim anahtar kelimede yükselme şansımı arttırmış oluyorum. Bunlar dışında Google'ın bir kaç daha servisi var. Bunları da sizlerle paylaşayım ama bunları pek kullanmadığım için pek fazla bilgi sahibi değilim açıkçası.


-Google Insight

-Google Hot Trends

4)Hangi Kelime Ne Kadar Kazandırır?

Hangi kelimenin ne kadar kazandığını ise 7search.com/scripts/searchterms/top_paying.asp?n=100 bu adresten tespit edebilirsiniz. Bu aracı daha çok ingilizce site açacak arkadaşlar için önerebilirim. Bu aracı ben daha önce pek kullanmadım. Vermiş olduğum adresin sonunda yer alan 100 den dolayı 100 kelime çıkacaktır siz onu isterseniz 1000, 100000 yapabilirsiniz.

Benim bu konuda söyleyeceklerim bu kadar. Siz de yorum kısmından benimle düşüncelerinizi paylaşabilirsiniz. Hepinize iyi bloglamalar...

Internet Explorer 9, hem temiz ve sade arayüzü ile en sevdiğiniz web sitelerinin içeriklerini ön plana çıkarıyor, hem de gelişmiş güvenlik özellikleri sayesinde web’de kişisel bilgilerinizin gizliliğini ve bilgisayarınızın güvenliğini koruyor. Windows 7 için özel olarak geliştirilmiş olan IE9’un bir diğer avantajı da, tek tıkla ulaşabilmeniz için sık kullandığınız siteleri PC’nizin görev çubuğuna taşıması.


Internet Explorer 9’un site sabitleme özelliğinden faydalanmak için tek yapmanız gereken, sabitlemek istediğiniz site açıkken adres çubuğunda yer alan site logosunu ya da açık olan sekmeyi Windows 7 görev çubuğuna sürüklemek. Bunu yaptığınızda siteyi, öncesinde tarayıcıyı bile açmaya gerek kalmadan, tek tıkla erişilebilecek şekilde masaüstünüze taşımış oluyorsunuz.

Internet Explorer 9’un sabitleme özelliği sayesinde, Facebook’u da çok daha etkin şekilde kullanmanız mümkün. Internet Explorer’ın Facebook’a özel sıçrama listesi sayesinde hem tarayıcınızı bile açmadan Facebook’un farklı bölümlerine anında tek tıkla ulaşabiliyor, hem de Facebook’taki yeni bildirimlerinizden anında haberdar olabiliyorsunuz. Internet Explorer 9’un Facebook sabitleme özelliğinden faydalanabilmek için, IE9 adres çubuğundaki Facebook ikonunu veya Facebook sekmesini tutup Windows 7 görev çubuğuna sürüklemeniz ve buraya bırakmanız yeterli.

Hemen Internet Explorer 9'u yükleyip ayrıcalıklarını yaşamak için tıklayın!



Bir bumads advertorial içeriğidir.

Son yıllarda dijital fotoğrafçılık insanlar arasında çok yaygınlaşmaya başladı.Herkes elinde makinesiyle gittiği her yerde hoşuna giden şeylerin fotoğraflarını çekiyor ve bunları paylaşmak istiyor.Tam bu noktada devreye kişisel fotoğraf blogları yani fotobloglar giriyor.

 

Fotoblog Nedir?

 

Nasıl bloglar insanların ilgi duyduğu konulardaki düşüncelerini yazdıkları günlüklerse fotobloglar da insanların ilgi duydukları konularda çektiği fotoğrafları paylaştıkları günlüklerdir.Fotobloglar fotoğrag galeri ile karıştırılmamalıdır.Fotobloglarda paylaşılan fotoğraflarla ilgili hikaye ve bilgi de paylaşılabilir.Ayrıca takipçilerden gelen yorumlar olaya interaktivite katar.Bu yönleriyle fotobloglar fotoğraf galerilerinden çok daha dinamiktir.

 

İşte size ilham verebilecek dünyaca ünlü bazı fotobloglar: